Neden Hep Aynı Döngüye Düşüyoruz? İlişkilerde Tekrar Eden Davranış Kalıplarının Psikolojisi
“Yine aynı şey oldu...”
“Bu sefer farklı olacaktı ama... olmadı.”
“Sanırım yine benzer birine aşık oldum.”
Bu cümleler tanıdık geldi mi? Eğer cevabın "evet"se, yalnız değilsin. Birçok kişi ilişkilerde aynı döngülere defalarca düşmekten şikayet eder. Aynı tür insanlara çekilmek, benzer tartışmalarda kaybolmak ya da ilişkiyi aynı yerde tıkanmış hissetmek... Peki ama neden?
Bilinçdışı Tekrar Zorunluluğu
Freud’un tanımladığı “tekrar zorlantısı” kavramı, bireyin geçmişte yaşadığı, özellikle de çözümleyemediği deneyimleri tekrar tekrar yaşama eğilimini açıklar. Bu, çocuklukta yaşanan eksik veya travmatik bir deneyimin, yetişkinlikte farklı sahnelerde tekrar sahnelenmesi gibidir. Farklı kişiler, benzer roller.
Yani bazen, “beni görmeyen birine âşık olma” hali, çocukken duygusal olarak yeterince görülmemiş olmanın bir yankısıdır. İçten içe bu sefer "farklı" olacağını, bu kişinin bizi "gerçekten göreceğini" umut ederiz.
Bağlanma Stilleri: Çocukluk İzleri
İlişkilerimizdeki davranış biçimlerimizin çoğu, çocukluk dönemindeki ilk bakım veren ilişkilerimize dayanır.
Güvenli bağlanma yaşamış bireyler genelde sağlıklı, dengeli ilişkiler kurabilir.
Kaçıngan bağlanma stiline sahip bireyler ise duygusal yakınlıktan uzak durabilir.
Kaygılı bağlanma gösteren kişiler, terk edilme korkusuyla yoğun, bazen dengesiz ilişkiler yaşayabilir.
Kendimizi tanımanın ilk adımı, bu bağlanma stilimizi fark etmektir. Çünkü bu farkındalıkla, otomatik pilotta gittiğimiz yollarda artık bilinçli bir şekilde yürümeye başlarız.
Neden Aynı Kişi Tiplerine Çekiliyoruz?
Çünkü tanıdık olan, güvenli gelir. Acı verici bile olsa, beynimiz alışkın olduğu duygusal iklimi tercih eder. Yeni bir şey öğrenmek, yeni bir şey hissetmek riskli ve belirsizdir. Eski tanıdık bir duygu – örneğin ilgisizlik ya da yetersizlik – bilinçdışında "konforlu" hale gelir.
Döngüyü Nasıl Kırabiliriz?
Kendini gözlemle: Hangi durumlarda tetikleniyorsun? Hangi davranışlar tekrar ediyor?
Geçmişi fark et: Bugünkü tepkilerin ne kadar geçmişten besleniyor?
Destek al: Terapötik süreç, bu tekrar kalıplarının kökenine inmek ve dönüştürmek için güçlü bir araçtır.
Kendine şefkat göster: Değişim bir süreçtir. Her fark ediş bir adımdır.
Aynı döngülere düşüyor olman, zayıf ya da yetersiz olduğun anlamına gelmez. Bu, geçmişte aldığın yaraların hâlâ sesini duyurmaya çalıştığı anlamına gelir. Ve iyi haber şu: Bu döngüler fark edildiğinde, değişebilir.
Belki bu sefer, gerçekten farklı olabilir.